Annemin dünkü harika sofrasına ait elimde sadece bu fotoğraf var. Menüyü çok beğendiğim için unutmadan buraya not düşmek istedim. Yakın bir tarihte aynen uygulayabilirim 🙂
– tavuklu kestaneli pilav
– kuru patlıcan&biber dolması
– zeytinyağlı enginar
– yeşil salata
– sodalı peynirli börek
– karamelli kayısılı tatlı (tarif yakında..)
– çatlak kurabiye
Diyette olan misafirlerim için sebze ve protein ağırlıklı bir akşam yemeği hazırladım geçen haftalarda.. Fikir vermesi açısından paylaşıyorum.
Yazmaya yine çok uzun ara verdim. Karlı günlerde misafir planları hep iptal olduğundan bir türlü yeni bir tarif deneyemedim veya güzel bir sofra hazırlayamadım. Neyse ki artık misafir sezonunu açtım 🙂 Bundan sonra daha sık yazabilirim inşallah.
Geçen gün, bu güzel kahvaltı sofrasında, Merve’nin evinde çok sevdiğimiz arkadaşlarımızla buluştuk. Tarifleri hobiriks‘de bulabilirsiniz, ben sadece menüyü yazıyorum;
– Tuzlu muffin
– Sodalı açma
-Mantarli tart
-Pancar salatası
-Yeşil zeytinli salata
-Havuçlu kurabiye
-Kakaolu cupcake
–Kuru baklava
Annem, Hatice‘nin en son eklediği palmiye kurabiye tarifini denemiş. Fotoğrafını çekip bana gönderince siteye eklemek istedim. Tadını bilmiyorum ama güzel olduğuna eminim..
MALZEMELER
6 kare milföy
1 su bardağı toz şeker
arzuya göre 1 portakalın kabuğu (rendelenecek)
YAPILIŞI
Tezgaha biraz toz şeker serpilip üzerine milföyler yanyana yapışık bir şekilde dizilir. Bu şekilde elde edilen büyük milföyün üzerine, kalan şeker ve portakal kabuğu rendesi yayılır. Merdane ile bu dikdörtgen inceltilir.
Uzun kenarlar karşılıklı olarak içe doğru kıvrılır ve ortada birleştirilir. Üzerine hafifçe bastırıldıktan sonra streçlenip buzdolabında bir saat bekletilir.
Daha sonra, bir parmak genişliğinde dilimlenerek yağlı kağıt serili tepsiye dizilir.
200 derecede 10 dakika pişirilir.
Bu açmaları sevgili Müge’nin sitesinde gördüğümden beri denemek istiyordum. Normalde mayalı hamurlardan yana şansım iyi değildir, ama bu sefer istediğim sonucu elde ettim. Yasir de çok beğendi, bu gidişle evimizde sık sık pişecek olan tarifler arasında yerini alacak..
MALZEMELER
1 su badağı süt
½ su bardağı zeytinyağ
100 gr. tereyağ
1 şişe soda
1 paket kuru maya
2,5 yemek kaşığı şeker
1 tatlı kaşığı tuz
4-5 su bardağı un (ben 5 + 3/4 bardak kullandım.)
1 tatlı kaşığı mahlep (isteğe bağlı)
YAPILIŞI
Ilık süt, şeker ve toz maya bir kapta karıştırılıp, 10 dakika kadar üzeri kapalı olarak bekletilir.
Oda sıcaklığındaki soda ve tuz da bu karışıma eklenip karıştırılır.
Elenmiş un yavaş yavaş karışıma yedirilir. Bu aşama da arzu edilirse mahlep de eklenir.
Hamur ele yapışmayan kıvama gelene kadar un eklenir.
Kabın üzeri örtülüp 1 saat mayalanması için hamur dinlendirilir. (Ben kalorifer peteğinin üzerinde mayalandırıyorum.) Hamur mayalandığında iki katına çıkmış olmalı.
Mayalanan hamurdan limondan biraz küçük parçalar kopartılarak rulo şekil verilir ve hafifçe düğüm atılarak şekillendirilir.
Yağlı kağıt serili tepsiye dizilen açmaların üzerlerine yumurta sarısı sürülüp arzuya göre susam, çörek otu veya haşhaş tohumu ile süslenir.
Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında 25-30 dk., üzerleri kızarıncaya kadar pişirilir.
Anneannemin bu hafta gerçekleşecek olan safra kesesi ameliyatını planlarken, geçen hafta babam acilen safra kesesinden ameliyat oldu. Üç gün arayla ikisinin de aynı sebepten ameliyat olması çok ilginç bir durum gerçekten. Elhamdülillah günden güne ikisi de iyileşiyor.
Bu tarifi de, babamın rahatsızlığı süresince beni sık sık arayıp rahatlatan doktor arkadaşım Meltem’den almıştım nerdeyse bir yıl önce. 2012’nin ilk gününde annemler ve dedemler için hazırladığım kahvaltı için acele bir şekilde karar verip pişirdim. Şekillerinin çok düzgün olmadığını düşünerek sadece cep telefonuyla bir kaç kare çekmiştim. Tadını herkes çok beğendi, inşallah tekrar yaptığım zaman daha güzel bir fotoğrafla tarifi güncelleyeceğim.
MALZEMELER
YAPILIŞI
Derin bir kaba un boşaltılıp ortası çukurlaştırılır. Çukura kuru maya dökülür ve mayanın üzerine de ılık süt dökülürek 7-8 dakika beklenir, sonra diğer malzemeler eklenir.
Margarin/tereyağ eritilmiş olarak konur, hamur yoğurulur.
Hamur, 20-30 dk dinlendirilir.
Hamurdan ceviz büyüklüğünde yumrular yapılır, merdane ile açılır, üzerine harcı çiğ olarak sürülür. Pidelerin kenarları 2’şer cm kapatılır.
Kenarlarına yumurta sarısı sürülür.
Üzerlerine önce yağlanıp tuzlanmış olan domates biber yerleştirilir.
15-20 dk dinlendirildikten sonra, önceden 200 derecede ısıtılmış fırında 15 dk pişirilir.
Geçtiğimiz haftalarda Hülya Teyze’nin evinde tattığımız bu minik tuzluları annemle çok beğendik. Annem tarifi alıp hemen denemiş. Bana da bu şık sunumlu yeni tuzluları fotoğraflamak düştü. Tarif için Hülya Teyze’ye çok teşekkürler 🙂
MALZEMELER
150 gr. tereyağ
1 su bardağı zeytinyağ
1 çay bardağı çörek otu
1 yumurta (beyazı içine, sarısı üzerlerine)
1 çay bardağından 1 parmak eksik şeker
1 tatlı kaşığı tuz
1 tatlı kaşığı kırmızı biber
1 tatlı kaşığı mahlep
1 paket kabartma tozu
aldığı kadar un
YAPILIŞI
Bütün malzemeler karıştırılıp bir hamur elde edilir. Hamurdan fındık büyüklüğünde parçalar kopartılarak yuvarlak şekil verilir ve üzerlerine yumurta sarısı sürülür. Yağlı kağıt serilmiş olan fırın tepsisine dizilen kurabiyeler üzerleri kızarıncaya kadar fırında pişirilir.
MALZEMELER
4 yufka
1 su bardağı yeşil mercimek
2 adet kuru soğan
1/2 çay bardağı sıvıyağ
(yufkaların arasına sürmek için de ayrıca sıvıyağ kullanılacak.)
tuz- bol karabiber
üzeri için;
1 yumurta,
2-3 kaşık yoğurt
ve sıvıyağ karışımı
YAPILIŞI
Mercimeklerin üzerini aşacak kadar su doldurulup, yumuşayana kadar haşlanır.
Ayrı bir tencerede yemeklik doğranan soğanlar sıvıyağda kavrulur. Süzülmüş olan mercimek ve tuz-karabiber de soğanlara ilave edilerek biraz daha kavrulur.
Bir yufka serilip üzerine sıvıyağ sürülür. İkiye katlanan yufkanın düz kenarı boyunca mercimekli iç malzemeden konup rulo şeklinde sarılır. Bu rulo ister “u” şeklinde katlanarak, ister uzunca tepsiye konur.
Kalan yufkalara da aynı işlem uygulanır. Böreklerin üzerlerine yumurta, yoğurt ve sıvıyağ karışımı sürülüp üzeri streç filmle kaplanır ve bir gece buzdolabında bekletilir. (börek hemen pişirilmeyecekse, bu aşamada buzluğa da kaldırılabilir.)
Son olarak börekler servis öncesi, üzerleri kızarana kadar fırında pişirilir.
Yetur’la lezzet kareleri blogunda gördüğüm mimoza salatasını bu hafta gelen misafirlerim için denedim. Görüntü ve lezzet açısından benden tam puan aldı. Arzu ederseniz lahana yerine haşlanmış tavukla da yapabilirsiniz..
MALZEMELER
patates
havuç
beyaz lahana (üzerine tuz serpip dinlendirin sonra hafifçe sıkıp kullanın)
haşlanmış yumurta (beyazını ince ince kıyın sarısını rendeleyin)
ceviz (salatanın tabanı ve üzeri için)
sosu:
ince kıyılmış dereotu
sarımsak
mayonez
katı yoğurt
tuz
toz halde limon tuzu (ben yarım limon suyu kullandım.)
YAPILIŞI
Patates ve havuç haşlanıp rendelenir. Yaklaşık 10 kişi için, ben 4-5 ufak boy patates ve 1 orta boy havuc kullandım.
Beyaz lahanayı ince ince kıyıp tuzla hafifçe ovup sıkın.
Yumurtalar katı olacak şekilde haşlanıp beyazı ve sarısı ayrı ayrı rendelenir. (3 yum. kullandım.)
Sos için, yoğurdu bir kaç saat boyunca tel süzgecin içine koyduğum birkaç kat havlu kağıt ile süzdürdüm. Diğer malzemeleri de ekleyip fazla karıştırıp sulandırmadan sosu hazırladım.
Servis tabağına kelepçeli kalıbın çemberini yerleştirin ve bolca dövülmüş cevizi tabağa yayın. Üzerine rendelenmiş patatesi yayıp çok hafifçe kaşığın tersiyle bastırın. Üzerine bir kaç kaşık sostan sürün. Havucu da rendeleyip aynı şekilde yayın ve yine sostan yayın. Lahanaları da yayıp kalan sosu üzerine dökün. Yumurtaların beyazını ve sonra da sarılarını ufalayıp salatanın üzerine yayın. Salatanın üzerini bol cevizle kaplayıp bu şekilde 2-3 saat buzdolabında dinlendirin. Servise yakın çemberi çıkarıp biraz daha buzdolabında bekletin, dilimleyerek servis yapın.
Gelelim o günün menüsüne;
Ispanaklı&peynirli rulo börek
Arap pilavı
Ayvalı kereviz
Mimoza salatası
Yeşil salata
—
Puf pasta
Parmak kurabiye
Kuru baklava
Annemden yardım aldığımı söylememe gerek yok sanırım. 🙂
Bilgisayarın başına geçtim, nerden başlasam diye düşünüyorum. Geçtiğimiz haftalarda hiç aklımıza gelmeyecek bir olay yaşadık. Annem, balık yerken boğazına takılan bir kılçık yüzünden narkoz alıp, bir gece hastanede kalmak zorunda kaldı. İş bu sonuca varana kadar defalarca endoskopi yapıldı, tomogrofiler, filmler derken annem çok yıprandı. Kılçık yemek borusuna ciddi zarar vermiş, bu sebeple bir hafta yemek yiyemedi. Şimdi hamdolsun iyi, eski sağlığına kavuştuğu için şükrediyor. Bir minicik kılçığın nasıl da insanın planlarını alt üst ettiğini görüyorsunuz. Geçen haftayı da Yasir ile ben hasta olarak geçirince blogu güncellemek yine gecikti.
Tarifim Hatice‘nin eski tariflerinden, ilk fotoğraftakileri annem, son fotoğraftakileri de ben yaptım. Benim susamlarım beyaz kalmış nedense..
MALZEMELER
1 paket yumuşak margarin
2 adet yumurta sarısı
1 paket kabartma tozu
2 yemek kaşığı sirke
3 yemek kaşığı toz şeker
1 tatlı kaşığı tuz
1 cay bardağı sıvıyağ (zeytinyağ kullandım)
2 cay kaşığı mahlep
aldığı kadar un
üzerine; yumurta akı ve susam
YAPILIŞI
Bütün malzemeler yoğrulup bir hamur elde edilir. Bu hamurdan 2 parmak kalınlığında rulo yapılıp ikişer parmak kalınlığında verev şekilde kesilir. Kesilen parçalar önce yumurta akına sonra da susama bulanıp yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine dizilir. 200 derecelik fırında üzeri kızara kadar pişirilir.
